Hesabım
Şifremi Unuttum
Kayıt Ol
Sepetim
3. Göz Çakra Mumu: Alevin İçindeki Sessiz Öğreti
29.08.2025

3. Göz Çakra Mumu: Alevin İçindeki Sessiz Öğreti

3. Göz Çakra Mumu: Alevin İçindeki Sessiz Öğreti

Bazen gün, zihnin gürültüsüyle ağırlaşır. Düşünceler iplik iplik birbirine dolanır; “iç ses” dediğin o dingin yankı, kalabalığın arasında görünmez olur. İşte tam burada, küçük bir alevin önünde oturmak, karanlığın içinden fısıldayan bir ışığı dinlemek gibidir. 3. Göz Çakra Mumu, bu sessiz öğretinin kapısını aralar: önce mekânı sakinleştirir, sonra zihnin kıvrımlarına yumuşak bir parlaklık bırakır.

Bu mumun alevi, ilk anlarda “sıradan bir ışık” gibi yanar. Alanı hazırlar; duvarlardan değil, içeriden bir ferahlık yayılır. Fakat alev, bitkili alana ulaştığında dönüşüm başlar: ince, zarif bir duman yükselir; hava yumuşar, enerji yer değiştirir. Bu ikinci perde, mumun gerçek ritüelidir—yani yalnızca koku değil, niyetli bir titreşim yayılımıdır. Her nefeste, iç gözün biraz daha açılır; kalabalık geri çekilir, sezgilerin sahneye çıkar.

Bu dönüşümün kalbinde, bitkilerin yağlar içinde demlenmiş birlikteliği vardır.
Bitkiler: Kedi Otu (Valeriana), Humulus lupulus, Papaver somniferum, Ginkgo biloba, Lavanta.
Uçucu doğal yağlar:

  • Üst nota: Karanfil – Okaliptüs
  • Orta nota: Çam terebentini – Yasemin
  • Alt nota: Gül – Vanilya

Bu bitkiler, yukarıdaki yağların şefkatli kollarında demlenerek bir bütün hâline gelir; sonra da mumun bedenine işlenir. Böylece koku, tek bir yönü işaret eden düz bir çizgi gibi değil; katman katman açılan bir iç harita gibi ilerler.

Karanfil ve Okaliptüs, ilk nefeste zihni uyandırır; sanki pencereleri aralayıp taze bir rüzgârı içeri alırsın. Bu berrak açılış, dikkatini toplar; düşüncelerin etrafında ince bir sınır çizer. Çam terebentini ile Yasemin orta perdede buluştuğunda, doğanın gündüz ve gece hâli gibi çift yönlü bir teskinlik yayılır: çamın çarpıcı canlılığı, yaseminin derin ve sezgisel sükûnetiyle dengelenir. En sonda Gül ve Vanilya kalır; kalbe dokunan, yumuşak ve kapsayıcı bir sıcaklık. Bu sıcaklık, 3. gözün “soğuk bir içgörü” değil, şefkatle görülen bir hakikat olduğunu hatırlatır.

Bitkili alandaki tütsülü yanış, muma yalnızca bir efekt katmaz; niyeti “koku”dan “alan”a taşır. Kedi otunun derinleştirici sükûneti, humulus’un gevşetici dokunuşu, papaver’in arketipsel “eşik” hissi, ginkgo’nun hafızaya açılan akışı ve lavantanın yatıştırıcı aurayla ördüğü bu birlik, alevle beraber görünmeyen bir mimari kurar. Oturduğun mekân, bir anda bir iç manastıra dönüşür; dış dünyanın keskin hatları yumuşar, sezgilerin konuşmaya başlar.

Bu mumu yakarken, bir ritüel tarifi ezberlemen gerekmez; ritüel zaten sensin. Yine de alevin önüne oturup birkaç nefeslik bir alan açmak iyi gelir:
Gözlerini kapat. Alnının ortasında, mavi-mor bir ışık noktası hayal et. Her nefeste bu nokta büyüsün, bir çiçek gibi açılsın. Düşünceler geldiğinde onları itme; sadece alevin ritmiyle gelmelerine ve gitmelerine izin ver. İçinden, basit ve net bir cümle geçsin: “Görmeyi seçiyorum.” Bu cümle, niyeti bir işaret gibi alevin içine bırakır.

Zamanla fark edeceksin: bu mum sana bir şeyi kanıtlamaya değil, bir şeyi hatırlatmaya gelir. Görmenin yalnızca gözle değil, bilinçle mümkün olduğunu… İçsel bilgelik dediğimiz şeyin, dışarıdan alınan bir bilgi değil; içeride sessizlikle geri çağrılan bir hatıra olduğunu… Günlerden bir gün, düşüncelerin hızlandığında, yalnızca alevin önüne oturursun. Karanfilin rezonansı zihnini toplar, okaliptüs pencereleri aralar, çam ve yasemin nefesi dengeler, gül ile vanilya kalbi yumuşatır. O anda içinden geçen görüntü, rüya, ilham her ne ise, ona güvenebilecek kadar berraklaşır.

Astralumi’nin 22 farklı tütsülü mumunun her biri, başka bir kapı açar: kimi köklerini sağlamlaştırır, kimi kalbini onarır, kimi bereket yollarını aralar. 3. Göz Çakra Mumu ise, karanlıkta fener tutmaz—karanlığın kendisini bir aynaya çevirir. Alevin küçük hareketlerinde büyük bir öğretmen saklıdır: Sessizlik, aslında boşluk değil; cevabın kendisidir.

Ve mum bitkili alana her ulaştığında, sen de aynı eşiğe gelirsin:
Bir adım daha içeri mi, yoksa eski gürültüne geri mi?
Alev burada kalır; kapı açıktır. Görmeyi seçtiğinde, kapının adına yalnızca “ben” dersin.

T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.